Kuşlar

-


7. defa oldu; yazdığım şeylerin ekran görüntüsü alınarak hazırlanmış soruşturma dosyalarından ifade veriyorum.
Ne yazsak, bir A4 kağıdına hem enine, hem boyuna, hem çapraz resimlerini koyup, delil diye dosyalamışlar. Ne gerek vardır bilinmez; değişik illerden, değişik isimler altında soruşturma konusu yapmışlar.
2015'te, 2016'da kapanmış davalarımızı, aynı dosyalarla tekrar açıp önümüze koyuyorlar, o dosyalarda zaten bulunan ifadeleri tekrar ediyoruz. Telefonla, memurla vs. yapılan tehditler fos çıktı; şimdi de facebook sayfasından aktrol akınıyla tehdit yağıyor.
Çember daralıyormuş... Bildiğim kadarıyla, bu memlekette aktrollerden daha yuvarlak çemberler bulunmaz. Daralıyorsa onlar daralıyordur. Gam etmesinler; onlar için de bu memlekette adalet tesis edilir.
Şuraya geleceğim;
Bu soruşturma dosyalarına bakıldığında, eski davaları hortlatmak ve facebooktan ekran görüntüsü toplayarak buna ‘delil’ deme işinde, AKP kadrolarıyla komolar yarış halinde. Komünistin kızılıyla yeşilinin farkı olmadığını, bu şekilde tecrübe ederek bir kere daha anlamış olduk. Milliyetsizin her türlüsünün ortaklığını, başına TKP bayrağı takarak türban eylemine gidenlerden biliyorduk; bu vesileyle de tasdik ettik. Geçelim;
-Malum darbe girişiminin icracısı kimlerdi?
-Üniformalı bir ekip.
- Darbecinin tarafı olduğu gerekçesiyle ihraç edilenlerden en büyük yüzde, hangi kitleden gitti?
-Yargıdan.
Şunu demek istiyorum:
Eğer bir facebook sayfasına gösterdiğiniz ilgiyi ve dikkati, sağınızda solunuzda çalışan meslektaşlarınıza göstermiş olsanız, belki de memleket bu hale gelmeyecekti. Fakat;
Memleketin bu hale gelmesinden kim istifade etmişse, kimin işine yaramışsa, kim o darbe girişiminin meyvesini toplamışsa, öyle bir uyanıklık, onların işine gelmezdi.
O günlerde, o bağcı dövenlerin hatrına uyuyordunuz.
Bu günlerde, aynı üzümcülerin hatrına uyanıklık yapıyorsunuz.
Şunu anlamanız lazım: Bizim, boğazımızda daralmayan çembere eyvallahımız olmaz. Buralarda yazılmış olanları okuduğunuzda siz de çok iyi göreceksiniz ki; bugün terörist dedikleriniz aleyhinde kalem oynattığımız tarihlerde, sizin tek kelime sarf etmişliğiniz yok. Sözüm meclisten dışarı: Çok eski değil; ben 2010'da Fetullah hakkında yazdıklarımı göstereyim. Kim daha öncesinde aleyhinde bir şey yazmışsa, o soruşturma açsın. Kürt açılımı yapıldığı sırada muhalefet etmiş olanların adli kayıtlarına bakalım; aynı tarihte mırın kırın etmiş olanınız varsa, o gelsin… Bugün Fetö, Kandil, Dhkp-c vs. terör örgütü iması yapacağınız şerefsizler bizim çevremizde bulunmaz. Herkes de kendi çevresi için aynı rahatlıkla konuşamaz.
Siz bu ülkenin tarihinde sadece ‘göçmen kuşlar’ başlığı altında yer alabilirsiniz. Zorunuza gitse de biz Selçuklu Kartalıyız.
Az kaldı.
Adalet buralara elbet uğrayacak.
19 Şubat 2017

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

SİNAN

-
Resim
  Atsız Beğ’in ‘ Ahlakî Adalet ’ başlıklı bir yazısı var. Talat Aydemir’i idama götüren ikinci darbe girişimi sebebiyle okuldan atılan yaklaşık 1500 Harbiyeli için adalet çağrısı yapan bir bildiri… Darbe girişimi 1963 yılında yaşanmış, Talat Aydemir’in bu girişimi yapacağını, hükümetin başında bulunan İsmet İnönü’ye Alparslan Türkeş ihbar etmiştir. Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam kararını da veren Ali Elverdi Paşa tarafından bu darbe girişimi bastırılmıştır. Emirlere uymak dışında suçu olmadığı halde okuldan atılan Harbiyelilerin 21’i de ayrıca tutukludur ve cezaevinde insanlık dışı muameleye uğramaktadır. Talat Aydemir ve arkadaşları henüz idam edilmiş ve bu olaya karışanlar lanetli ilan edilmişken, Atsız Beğ 1965 yılında bu yazıyla Harbiyelilere adalet için tavır almıştır. Darbeci diye yaftalanıp okuldan ve toplumdan dışlanan Harbiyelilere ne mi oldu? Aralarından milletvekilleri, profesörler, iş adamları, gazeteciler, vali, DGM hâkimi, dünya şampiyonu sporcular çıktı. Ats...
Devamı

ERDOĞAN'A AÇIK MEKTUP

-
Resim
Sayın Türkiye Cumhurbaşkanı ; Kahire'nin Tahrir meydanında vurulan Arap kızı Rabia için 10 sene ortalığı yıktınız. Ankara'nın Çukurambar semtinde vurulan bir Türk çocuğu için neden sesiniz çıkmıyor? Davos’ta Şimon Peres'e 'plajlardaki çocukları nasıl öldürdüğünüzü, nasıl vurduğunuzu çok iyi biliyorum ' dediniz. Bengisu ve Banuçiçek'i de biliyor musunuz? Cemal Kaşıkçı isimli Arap gazeteci öldürüldüğü zaman, Washington Post'a yazı göndermiştiniz. 'Üzerinden 1 yıl geçmişken dünya kamuoyunun ne olduğuyla ilgili bu kadar az şey bilmesi ciddi bir endişe kaynağı ' demiştiniz. Sinan Ateş cinayetinin üzerinden neredeyse 1,5 yıl geçti. 'Bu ölümün bütün yönleriyle aydınlatılıp aydınlatılmayacağı çocuklarımızın nasıl bir dünyada yaşayacağını belirleyecek ' diye yazmıştınız. Ankara'nın ortasında suikastla katledilen bir akademisyenin dosyasının durumu, çocuklarımızın nasıl bir dünyada yaşadığına dair fikir veriyor mu? Muhammed Mursi’nin ...
Devamı

İlk Kan: Ali Balseven

-
Resim
  ... MHP’nin genel idare kurulunda Ötüken’in yasaklanmasını sağlayan ve Türkeş’in arkasına saklanarak bu üçkâğıdı organize eden Devlet Gazetesi ekibinin fitnesi, bu şekilde açığa çıkmış ve umuma ilân edilmiş oldu. Bahsi geçen ikiyüzlülüğün duyulması, başka bir ikiyüzlülüğün ortaya koyulmasıyla küllenmek istendi. Devlet Gazetesi’nin 29 Ocak 1973 tarihli sayısında, “Milli Ülküye Hizmet Edenlere Saygı” başlıklı bir yazı çıktı. Yazıda özetle: “ Türk devletine ve Türk ülküsüne hizmet etmiş şahsiyetler hakkında konuşmak katiyyen doğru değildir. Her konuda olduğu gibi bu konuda da ülküdaşlarımız merkezden verilen talimatlara uygun hareket edecek şahsi değerlendirme ve duygularına kapılmadan, etrafın maksatlı tahrik ve uydurmalarına aldırmadan milli ülküye hizmet edenlere saygı ve sevgi duymaktan başka şey düşünmeyecektir ” deniyordu. Çok sürmedi… Aynı gazetenin 16 Nisan 1973 tarihli sayısında “Sabatörlere Dikkat” başlıklı bir yazı çıktı. Ağızlarının havası değişmişti: “ Eki...
Devamı