ERDOĞAN'A AÇIK MEKTUP
Sayın Türkiye Cumhurbaşkanı;
Kahire'nin Tahrir meydanında vurulan Arap kızı Rabia için 10
sene ortalığı yıktınız.
Ankara'nın Çukurambar semtinde vurulan bir Türk çocuğu için neden sesiniz
çıkmıyor?
Davos’ta Şimon Peres'e 'plajlardaki çocukları nasıl
öldürdüğünüzü, nasıl vurduğunuzu çok iyi biliyorum' dediniz.
Bengisu ve Banuçiçek'i de biliyor musunuz?
Cemal Kaşıkçı isimli Arap gazeteci öldürüldüğü zaman,
Washington Post'a yazı göndermiştiniz. 'Üzerinden 1 yıl geçmişken dünya
kamuoyunun ne olduğuyla ilgili bu kadar az şey bilmesi ciddi bir endişe kaynağı'
demiştiniz.
Sinan Ateş cinayetinin üzerinden neredeyse 1,5 yıl geçti.
'Bu ölümün bütün yönleriyle aydınlatılıp
aydınlatılmayacağı çocuklarımızın nasıl bir dünyada yaşayacağını belirleyecek'
diye yazmıştınız.
Ankara'nın ortasında suikastla katledilen bir akademisyenin dosyasının durumu,
çocuklarımızın nasıl bir dünyada yaşadığına dair fikir veriyor mu?
Muhammed Mursi’nin ölümünün ardından ‘böyle bir cinayet
olabilir mi?’ diye sormuş, ‘meselenin aydınlığa kavuşturulması
için mücadele edeceğiz’ demiştiniz.
Sinan Ateş cinayeti olabilir bir şey midir? O meselenin aydınlığa
kavuşturulması için mücadele etmeyecek misiniz?
Cemal Kaşıkçı ve Muhammed Mursi gibi kimselerin öldürülmesini
kastederek, bu tarz olayların devletler, kurumlar, siyasetçiler ve tüm
insanlık için birer turnusol kâğıdı olduğunu söylemiştiniz.
Türkiye’nin başkentinde yaşanan olayın devletler, kurumlar, siyasetçiler ve
insanlık namına turnusol kâğıdı etkisi yok mudur?
‘Ne Uludere'deki 34 vatandaşımızın, ne de Hrant
Dink'in davası, geçmişte olduğu gibi, Ankara'nın derin dehlizlerinde kaybolmaz,
kaybolamaz’ diye tivit atmıştınız.
Sinan Ateş cinayetinin dosyasını gördünüz mü?
Muhalefetteki parti liderleri ‘siyasi cinayetler işlenebilir’
dediği için ‘kim olursa olsun, böyle bir siyasi cinayetin işlenmesine,
bunun ülkemizde yer etmesine biz iktidar olarak fırsat vermeyiz’
demiştiniz.
Ankara bizim ülkemizde değil mi? Siz halâ iktidarda değil misiniz? Sinan Ateş
suikastı siyasi cinayet değil mi?
‘Açıkça ilan ediyorum ki Dicle’nin kenarında kurdun
kaptığı bir koyun bile benim mesuliyetim altındadır’ sözünüz, sosyal
medya hesaplarınızda kayıtlı duruyor.
Sinan Ateş cinayetinin, çocuklarının, eşinin, dava dosyasını görmeye ömrü
yetmeyen babasının, gözü yaşlı anasının, kardeşlerinin, bu durumu izlerken
kahrolan milyonlarca vatandaşın mesuliyeti kimin üstündedir?
Sayın Türkiye Cumhurbaşkanı;
‘Biz biliyoruz ki mazlumların ahı asla yerde kalmaz.
Yine biliyoruz ki zulm ile abad olanın akıbeti berbat olur. Er ya da geç, her
Firavun’un karşısına zulüm düzenini yerle yeksan edecek bir Musa çıkar’
sözlerinizi hatırlıyor musunuz?
‘Zulüm ile abad olunmaz. Alma mazlumun ahını; çıkar aheste aheste’
cümlelerinizin, sosyal medya hesaplarınızda kayıtlı durduğunu biliyor musunuz?
Adli yıl açılışlarında ‘devletin dini adalettir’ dediğiniz
aklınızda mı?
‘Eğer bir devlette adalet yoksa, onun hangi sistemle yönetildiğinin, kim
tarafından idare edildiğinin, vatandaşlarının hangi inanca veya milliyete sahip
olduğunun bir önemi kalmaz. Orada sadece zulüm hüküm sürer’ dediğinizi unuttuk
mu?
Sayın Türkiye Cumhurbaşkanı;
Son olarak, çok sevdiğiniz ve çok tekrar ettiğiniz ‘eşek
ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri’ sözünü şahsınıza
hatırlatıyor ve ahir ömrünüzde yaşanan Sinan Ateş suikastına karşı tavrınızla,
ağzınızdan çıkan sözleri karşılaştırarak hatırlanacağınızı unutmamanızı
diliyorum.
Siyasi kariyerinizin dönüm noktalarını gün gibi hatırlıyor ve bu son sınavınızda
başarılar diliyorum.
Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı
Caner KARA
Kalemine yüreğine sağlık abi..
YanıtlaSilİyi ki varsın TAYMA !
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı
Ç.ÖCAL
agziniza saglik
YanıtlaSilFiravunların düzenini Türkçü gençlik yıkacak! Var ol Tayma!
YanıtlaSilKalemine,yüreğine, ömrüne sağlık Tayma, iyi ki varsın..
YanıtlaSilVar ol ağabey
YanıtlaSilVar ol abim tarih seni de duruşunu da altın harflerle yazacaktır
YanıtlaSil👍👍👍
YanıtlaSil👍👍👍
YanıtlaSilVar ol ağabeyim
YanıtlaSil